eksik

eksik
"1. (something) which has something missing or lacking, deficient, incomplete. 2. defective. 3. /dan/ missing, absent: Sınıftan iki kişi eksikti. Two people were absent from the class. 4. lack; deficiency, shortage; what is missing. 5. shortcoming, defect. - çıkmak (for something) to fall short of the number or amount required, turn out to be short. - doğmak to be born prematurely. - doldurmak (for someone who is taken on/for something which is taken on) to fill the gap. - etek prov. woman, (a) skirt. - etmemek /ı/ not to be without. - gedik small wants, trivial deficiencies. -i gediği olmamak 1. to be perfect in every way. 2. not to lack for anything whatsoever. - gelmek (for something) to fall short, be deficient. - olma! Thank you. - olmamak 1. (for something) not to be lacking, not to be missing. 2. (for someone) not to be absent. - olmasın. God bless him/her. - olsun! colloq. 1. I don´t want (him/her/it) around! 2. May he/she drop dead!/I hope he/she croaks! -ini (gediğini) tamamlamak /ın/ to complete what is missing in (something)."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • eksik — èksik (jèksik) prid. <indekl.> DEFINICIJA reg. koji je nedostatan, nepotpun, manjkav, načet [eksik mjera = nepotpuna mjera] ETIMOLOGIJA tur …   Hrvatski jezični portal

  • eksik — sf., ği 1) Bir bölümü olmayan, noksan, natamam Bu kitap eksik, baş tarafı yok. 2) Mükemmel olmayan, kusurlu, muallel, sakat 3) Az Arada can sıkıntısından doğma kavgalar da hiç eksik değil... R. N. Güntekin 4) is. İhtiyaç duyulan şey Aklı sıra bu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik gedik — is., ği Ufak tefek gereksinimler Bu inkılabın hiçbir noktasında eksik gedik bırakmayacağız. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller eksik gedik kapamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik etmemek — 1) her zaman bulundurmak Sağ gözünden, güneş vurdukça sağa sola yansıyan tek gözlüğünü eksik etmezdi. A. İlhan 2) her zaman söylemek Bu sözü ağzından eksik etmez …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik olmamak — her vakit ve her fırsatta bulunmak Bir ufak sac mangal, kış yaz önünden eksik olmaz. M. Ş. Esendal Köyde Nevin i sevenler de eksik değildi. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik artık — zf. Biraz eksik veya fazla olarak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik olmasın — sağ olsun, var olsun anlamında birine karşı hoşnutluk bildiren söz Bir sürü dedikodudan çekindim, eksik olmasın muhtar pek açgözlü değilmiş. A. Gündüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik olsun — 1) gereği yok anlamında kullanılan bir söz Böyle yardım eksik olsun. 2) ölsün! anlamında kullanılan bir ilenme sözü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik etek — is., ği, hlk. Kadın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik çıkmak — tartı veya ölçünün tam olmadığı görülmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eksik gedik kapamak — ufak tefek gereksinimleri karşılamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”